Çocuklar doğdukları andan itibaren çevreleriyle ağlayarak iletişim kurarlar. Haliyle bu alışkanlıktan vazgeçmek onlar için çok da kolay değil. Hayatın ilk yıllarında 'konuşmayı' öğrenseler bile ağlayarak isteklerini dile getirmeyi sürdürebilirler.
Öncelikle anne babalara şu uyarıda bulunmak isterim: Evet sürekli ağlayan çocuk yorucu ve yıpratıcı. Bunu kabul ediyorum. Ancak onlar hayata daha yeni başladılar ve ne istediklerini, ne hissettiklerini anlatmak için kelimeleri kullanmakta zorlanabilirler.
Burada çocuğu sakinleştirmek, ağlamak yerine konuşarak iletişim kurmasını sağlamak için ona ne yapması gerektiğini anlatmak yerine doğru davranışı biz yetişkinler yapmalıyız. Ne demek istiyorum! Çocuğunuz bebeğinin elbisesini girdiymeyi başaramadı ve öfkelendi ağlıyor. Burada ona önce duygularını yansıtarak işe başlayın! 'Bebeğinin elbisesini giydiremediğin için üzüldün, bu seni kızdırdı' diyerek yaşanan durumu ve hissettiklerini ona yansıtın.
Bu tür davranış ve sözel olarak yaşanan durumu çocuğa aktarmak hem onu sakinleştirecek hem de dil kullanım becerileri arttıkça yaşadıklarını size kelimelerle anlatabilir olacak.
Peki ne yapılmamalı?
Çocuğa kızmak ve öfkelenmek en sakıncalı davranış. Bu hali hazırda zaten yüksek stres altında olan çocuğun daha da stres yüklenmesine neden olur. Ayrıca çevredeki yetişkinlerin davranışlarını ve tutumlarını kopyalayan çocuklar 'ağlama anında' öfkelenen yetişkinleri görerek bu öfkeli ve stresli davranışları kopyalar ve sorun kalıcı hale gelebilir.
AĞLAMA KRİZİ ANINDA ÇOCUĞUNUZUN GÖZ HİZASINA EĞİLEREK KONUŞUN
Aynı şekilde kriz hali yaşadığınızda çocuğunuza sakin ve güven verici bir tavırla ve mutlaka çocuğunuzun 'göz hizasına' inerek, 'Ağladığın zaman ne istediğini anlayamıyorum. Biraz sakinleşip bana ne istediğini anlatabilirsen sana yardımcı olabilirim' demenizi tavsiye ederim. İlk denemelerde başarılı olamayabilirsiniz. Bu durumda çocuğunuza fiziken yakın durun ama onunla bir süre iletişimi kesin. Sakinleşmesi için zaman tanıyın. Telkinde bulunmayın. Sakinleştiğini düşündüğünüz an 'Konuşmak ister misin?' diye yeni bir kapı açın.