Bebek bağışıklığı nasıl güçlendirilir?

Bebeklerde bağışıklık sistemine ne iyi gelir?

Bebeklerde bağışıklık sistemini güçlendiren besinler nelerdir? 

Bebeğin bağışıklık sistemi güçlü mü nasıl anlaşılır?

Yeni çocuk sahibi olup da bu soruları sormayan, yanıtlarını aramayan anne baba yoktur sanırım. Kulaktan dolma bilgileri unutun ve işin uzmanından bebek bağışıklığı nasıl güçlendirilir? sorusunun yanıtlarını öğrenelim.

3 yaşından küçük her 6 çocuktan 5'i yazın bu hastalığa yakalanıyor! Aman dikkat sonu işitme kaybı olabilir 3 yaşından küçük her 6 çocuktan 5'i yazın bu hastalığa yakalanıyor! Aman dikkat sonu işitme kaybı olabilir

Uzmanımız Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doktor Hatice Bulut, bebek bağışıklığını güçlendirmenin en etkili 5 yolunu ve bebek bağışıklık sistemini güçlendiren besin gruplarını sizler için anlattı.

BEBEĞİMİN BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ GÜÇLÜ MÜ NASIL ANLARIM?

Çocukların ya da yetişkinlerin bağışıklık sisteminin güçlenmesi sürecinde beslenmenin ve çeşitli egzersizlerin önemi çok büyük. Ancak iş, bebeklerin bağışıklık sistemine gelince kafalar karışabiliyor. 

“Yine mi burnu akıyor?”, “Bebeğim öksürüyor”, “Acaba doğru giydiremiyor muyum da hasta oluyor?”, “İlk zamanlar hastalanmamıştı”, “Ne yapabilirim de hastaneye gitmeyiz?” gibi cümleler pek çok ebeveynin ortak söylemi. Genellikle ebeveynler, bebeklerinin hastalanmaması için ellerinden geleni yapıp, hekimlere de vitamin takviyelerinden, beslenme programına kadar pek çok soru sormaktadır. Bebek bağışıklığının güçlenmesi ve onların hastalıklardan korunmasını sağlamak için birçok yol bulunmaktadır.

Bu yolları Uzman Doktor Hatice Buluk şöyle sıralıyor:

Anne sütü: Antikor olarak adlandırılan savunma sistemi askerleri, bebeklere annelerinden plasenta aracılığı ile geçmekte ve bebekleri yaklaşık 6 aylık oluncaya kadar çeşitli hastalıklara karşı korumaktadırlar. Bundan sonraki koruma ise bebeklerin anne sütüyle aldıkları antikorlar tarafından sağlanmaktadır. Anne sütünde bulunan “immünoglobulin A” bağışıklık ve hastalıklardan korunma için önemlidir. Ayrıca “laktoferrin” olarak adlandırılan başka bir anne sütü bileşeni ise; gelişmek için demire ihtiyaç duyan bakterilerin çoğalmasını demiri bağlayarak önlemektedir. Bir başka önemli bileşen ise anne sütünün prebiyotik içeriğidir. Anne sütündeki prebiyotikler; bebek bağırsağında bulunan “Bifidobacterium bifidum” olarak isimlendirilen faydalı bakterilerin gelişimini destekler. Böylece bebek bağırsağına yerleşerek olası hastalık yapabilecek bakteriler önlenir. Anne sütünün sadece bağışıklık üzerine yazılsa bile uzayıp giden bilgileri mevcuttur. Hala da bu konuda bilimsel pek çok çalışma devam etmektedir. İlk 6 ay olabildiğince anne sütü ile bebekleri beslemek gerekir.

Anne ve babalar sigara kullanmamalı: Sigara dumanında 4000’den fazla kimyasal bileşen vardır. Bu kimyasallardan özellikle nikotinin ve karbonmonoksitin gebelikte bebeğin içinde barındığı rahim, kan ve göbek kordonu damarlarında da daralmaya neden olur. Bebek ve anne arasındaki besin ve gaz alışverişinin azalması ile sonuçlanan bu durumda anne karnındaki bebek yetersiz beslenir ve bebekte gelişim geriliği, ileriki yaşlarda alerji, astım, orta kulak iltihabı gelişimi ve bağışıklık sistemine yönelik sorunlar oluşabilir.

Probiyotik alımı, süt çocuğu beslenmesinde artırılmalıdır: Probiyotik kısaca “Belirli miktarlarda alındıklarında sağlığı olumlu yönde etkileyen mikroorganizmalar” şeklinde tanımlanabilir. Çocuklarda da kullanabileceğimiz; probiyotikler başlıca yoğurtlar, peynir, kefir, turşudur. Bu fermente gıdalarda probiyotik olarak Laktobasiller, Bifidobakteriler ve diğer pek çok probiyotik özellikte mikroorganizma bulunmaktadır.

Probiyotiklerin yanında prebiyotik gıdalara da beslenmede yer vermek gerekmektedir: Söyleniliş şekli benzese de Probiyotiklerden farklı olarak prebiyotikler; kalın bağırsakta yaşayan probiyotik özellikte faydalı bakterilerinin artışını destekleyerek insan sağlığını olumlu yönde etkileyen, fermente olabilen sindirilmeyen karbonhidrat grubu besin bileşenleridir.

Dört ana grup prebiyotik vardır;

İnulin,

Fruktooligosakkaritler (FOS),

Laktuloz (LOZ)

Galaktooligosakkaritler (GOS).

Çocuklarımızın beslenmesinde başlıca yer verebileceğimiz prebiyotik özellikte gıdalar ise soğan, sarımsak, muz, enginar, pırasa, kuşkonmaz, baklagillerdir.

AŞIRI TEMİZ VE TİTİZ BAKIM BEBEKLERİN BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ ZAYIFLATABİLİR

Hijyen: Yapılan araştırmalar göstermiştir ki; bir çocuğun bağışıklık sistemi ile ilgili hayat seyrini değiştirebilen çevresel etkenler; geçirdiği enfeksiyonlar, aşılar, beslenme şartları, bağırsak mikrobiyotası çeşitliliğidir. Bu noktada değinilmesi gereken önemli bir konuda “hiyen hipotezi”dir. Basit anlatış ile “Köyde, tarlada toprak içinde oynayan, her düştüğünde eli dezenfektanla silinmeyen çocuklarımız daha az hastalanırken; el bebek gül bebek büyüttüğümüz ama apartman dairesi içine hapsolan, elinde sürekli tablet olan sokak oyunu pek bilmeyen çocuklarımız çok daha sık hasta...”

Hijyen hipotezine göre ekonomik ve sosyal gelişime paralel olarak gitgide doğal yaşamdan uzaklaşmak bağışıklık sistemimizin farklı yönde davranışlarına neden olmaktadır. Kalabalık aile yaşamından çekirdek aile yaşamına geçiş, tütün dumanı ve şehirlerde kirli hava maruziyetinin artması, genetiği değiştirilmiş gıdalar ve paketlenmiş gıdalarla beslenmenin ister istemez artması alerjik hastalıkların çoğalmasına zemin hazırlamaktadır. Bu süreç uzadıkça yabancı maddelere karşı bağışıklık sistemimizin vermesi gereken cevaplarda farklılaşmalar meydana gelmektedir ve vücudumuza zararı olmayan yabancı maddelere karşı da 'ımmunglobulin E' olarak adlandırılan antikorlar üretilmeye başlar. Kalabalık şehirlerdeki “alerjik çocuk” tanılarını biraz da bu nedenle artık sık görmekteyiz...

Bebek beşiği çocuğunuzu öldürebilir! Her 2 ebeveynden 1'inin yaptığı 5 ölümcül bebek yatağı hatası Bebek beşiği çocuğunuzu öldürebilir! Her 2 ebeveynden 1'inin yaptığı 5 ölümcül bebek yatağı hatası

Editör: Deniz Temur